CUMHURİYETE SAHİP ÇIKMADIĞIMIZ İÇİN! (1)

Cumhuriyet; ‘ResPublic/Kamuya ait yönetim şekli’… İnsanlığın binlerce yıllık rüyası. Türkiye Cumhuriyet Ümmetlikten kurtulmanın. Kul olmaktan çıkıp, Birey olma, kendini yönetme halidir. Özgürlüğün, insan olmanın, erdemin bayrağıdır ‘Cumhuriyet’…

Gündem Yayın: 30 Ekim 2025 - Perşembe - Güncelleme: 30.10.2025 12:41:00
Editör -
Okuma Süresi: 8 dk.
Google News

CUMHURİYETE SAHİP ÇIKMADIĞIMIZ İÇİN! (1)
Cumhuriyet; ‘ResPublic/Kamuya ait yönetim şekli’… İnsanlığın binlerce yıllık rüyası. Türkiye
Cumhuriyet Ümmetlikten kurtulmanın. Kul olmaktan çıkıp, Birey olma, kendini yönetme halidir.
Özgürlüğün, insan olmanın, erdemin bayrağıdır ‘Cumhuriyet’…
Cumhuriyetin 102nci yılı. Bağımsız ve özgür Türkiye’yi kanıksamış, Amerika ve Arap uşaklığını
reddetmiş, Siyasal İslam’a karşı, Ortaçağ artığı olan, saltanat ve cehalete düşman olan, Atatürk
milliyetçiliğinin bayraktarlığını yapan herkesin Cumhuriyet haftası kutlu olsun.
Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu ‘Cumhuriyet’ ne Çin Halk Cumhuriyeti ne de İran
İslam Cumhuriyeti gibi bir cumhuriyet değildir. Aslında bunlardan birincisi komünist totaliter yönetim
biçimi, diğeri ise dinsel totaliter yönetim biçimidir. Sonuçta her ikisi de bir tür diktatörlüktür.
Gerçek bir cumhuriyet, monarşik, oligarşik, totaliter, teokratik, saltanat, halifelik veya bunlara benzer
yönetim biçimleriyle hiçbir şekil ve anlamda ortaklık kabul etmez. Demokratik yapı ve demokratik
toplum esastır. Gerçek bir cumhuriyet yönetiminde tebaa, yani kul yoktur, anayasal haklarına sahip
vatandaş vardır. Bir ülkede hukuk varsa dogmatik sistemlerin helallikle işlenmesine yer yoktur.
Dünya’da ilk defa bir İslam toplumu egemenliğin tamamen halka ait olduğu ve yöneticilerin periyodik
aralıklarla seçildiği, seçilenlerin ömür boyu yönetimde kalmayacakları ve seçime halkın tümünün
katıldığı bir devlet şekli olan Cumhuriyet; 29 Ekim 1923 günü ilan edildi…
Cumhuriyetin bireye sağladığı hak ve menfaatleri bir kenara iten halk, 100 yıl sonra tek adam rejimine
dönüş yaptı. Ve bugün seçtiği adamın önünde ceket düğmeleyip kapısında bekliyorsa zaten
cumhuriyeti hak etmiyordur. Sünepeliğin tılsımı yoktur. Ahlaksız ve üçkâğıtçı siyasilerin kıçına yama
olmaktan kurtulamamış toplumlar için ‘Cumhuriyetin’ herhangi bir anlamı yoktur. Nazım Hikmetin
dediği gibi. ‘Yaşıyordu bir tarla sıçanı gibi’. Bu sıçanların akıl almaz ferasetidir bugün ki cumhuriyetin
hâli!
Cumhuriyetten Atatürk ilkelerini ve devrimlerini çıkartırsanız, geriye, Afganistan, İran, Irak, Suriye,
Yemen, Pakistan, Mısır, Ürdün, Lübnan, Tunus, Filistin, Suudi Arabistan, kalır…
Kadın pazarlarının kurulduğu, Kadınların insandan sayılmadığı. Çok eşlilik, Sübyan mektepleri, cehalet
ve Orta çağ karanlığı. Yobazların saltanatı kalır. Saraylar, lüks ve şatafat kalır. Tebaa kalır. Kul kalır.
Kimliksiz bir sürü kalır. Saraya vahşice vergi veren, savaşlarda ölen Anadolu’nun yoksul, bırakılmış
köylüsü kalır.
Onlar; Yani ‘Dış Güçler’; diyor ki; ‘Mustafa Kemal Atatürk Anadolu ve Trakya’da dağılmış bulunan
Türklerden on beş yıl içinde bir millet yarattı. Milli şuur ve mukadderatına karşı mistik bir itimat verdi.
Halkını hazırlıksız ve bir intikal devresine tâbi tutmadan modern hayatın ve ilim medeniyetinin
cereyanına attı. İrade, zekâ ve enerji kuvveti ile ‘Türk Mucizesini’ tahakkuk ettirdi’.
Bugün Sultanizm ile öğünenlere bakın dış güçler ne diyor!
Onlar; Yani ‘Dış Güçler’; diyor ki; “Hileli seçimleri herkesten daha iyi bilir"… Donald Trump.
Onlar; Yani ‘Dış Güçler’; diyor ki; “Türkiye senden önce de Türkiye’ydi. Senden sonra çok değişti.
Kendi halkını sefalete uğratarak irfanı yerle bir ettin. Halkın ardından işler çeviren bir lidersiniz, Sayın
Erdoğan. Halkı boş sözlerle uyutup kendi çıkarların doğrultusunda çabalamaktasın. Belki halkın
bilmiyor ama biz biliyoruz. Bu yüzden bence; ben bu konuşmayı yapmakta bir yanlışlık yapmıyorum.
Öyle ki söylediğim ve sarf ettiğim sözler bire bir gerçektir. Bana soracak olursanız ben şahsım adına
sizi dürüst lider olarak görmüyorum”… Netenyahu;
Cumhuriyet: İnanmak varsa. Cesaretin varsa cumhuriyet vardır. Bilgin, azmin hedefin varsa
cumhuriyet vardır. Cumhuriyet varsa özgürce kadınım diyorsan cumhuriyet vardır. Elele âşıklar varsa
cumhuriyet vardır. Tek bayrak altında vatanın her köşesinde birbirine sımsıkı tutunabiliyorsan
cumhuriyet vardır. Sen, ben yoksa ayrıcalık yoksa ayrımcılık yoksa cumhuriyet vardır. Eğer bugün
cumhuriyet varsa o cumhuriyetin bir başkahramanı vardır. Eğer cumhuriyetin varsa o başkomutanın, o
büyük devlet adamının o büyük liderinin sayesinde vardır… Haykıralım haykırabildiğin kadar. Duysun
sesini tüm dünya. Onu adı Mustafa. Onun adı Kemal. Onun adı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’…
Nasıl oluyor da, özgürlüğün pek çok kişinin ulaşmak için can attığı bir amaç ve çok kişi için bir tehdit
oluşturuyor. Bunun içindir ki; 19 Mayıs 1919 başlayıp 29 Ekimle taçlanan Özgürlük savaşı sonuçları 23
yıldır bu ülkeyi istibdat dönemine çevirenler için elbette korku olacaktır.
Amacım şeamet (uğursuzluk) tellallığı yapmak değil. Ben Demokratik, Laik, Çağdaş, Hukukun
üstünlüğünü kendine şiar edinmiş, Cumhuriyetle yönetilen bir ülkede yaşamak istiyorum. Benim refah
payımdan beslenen, tepemde bir padişah ve avenesini istemiyorum. Çünkü bu ülkenin kuruluş
felsefesinde bu var. Beğenmeyenler. Bize İslam'ın ağırlaştırılmış karanlık çağ doktrinini enjekte
etmeye uğraşanlar. Çağ artığı imamlar, Arap ülkelerinin anlayış ve doktrinlerini bu millete din diye
zorlayanların amaçlarında ne olduğu bilinen bir gerçek var...
Müslüman sandıklarınız Lawrence’nin mirasçıları, Türk Milleti’nin ölüm fermanını yazanlar,
Dürrizade’nin ruh ikizi ortaklar çıktı.

Emperyalizmin yeni lejyonerleri Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında Türk Milleti’ne iftira atacak
kadar cesaretliler. Bu cesareti veren ‘Lejyoner siyasetçilerdir’. Mandacı kafaların Uzlaşmacı ve
teslimiyetçi anlayışıdır. Birde olup bitene bir anlam veremeyen halk. Bugün içinde yaşadığımız rejim
Mustafa Kemal Atatürk’ün üzerinde ömür verdiği bir cumhuriyet rejimi değildir.
Bunun içindir ki; Atatürk isim değildir. O’nun ismi Mustafa Kemal’dir. Atatürk ilimdir. Atatürk bilimdir.
Atatürk akıldır. Atatürk İnovasyondur. Atatürk gelecektir. Atatürk barıştır. Atatürk gençliktir. Atatürk
Özgürlüktür. Atatürk Bağımsızlıktır. Yüzyıllar sonrasını ön görebilmektir. Sürdürülebilir kalkınmanın
temel taşıdır. Cumhuriyettir.
Atatürk isim değildir. O’nun ismi Mustafa Kemal’dir. Atatürk bilimdir. Atatürk çağdaş yaşamdır.
Özgürlük ve tam bağımsızlıktır. Atatürk okuldur. Atatürk öğretmendir, Atatürk doktordur, Atatürk
yargıçtır. Atatürk Sosyal Adalettir. Atatürk hukukun üstünlüğüdür. Atatürk üretimdir. Atatürk çiftçidir.
Atatürk sanayidir. Atatürk sanayide, kömür kuyularında işçidir. Atatürk toprakta buğday, dalda meyve,
gökyüzünde özgürlüktür. Atatürk nasırlı elleri tutan, çatlayan topraklara akan sudur.
Bu topraklarda; 100 yıllık bir çınardır Cumhuriyet. Bu ulu çınara can suyu olan herkesin Cumhuriyet
Bayramını kutluyorum.
Not: Cumhuriyet haftası nedeniyle birbirini takip eden üç makale hazırladım. Umarım beğenirsiniz.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.