Milli Kaynak Alarmı: Kırşehir Merkezli Tepki Büyüyor

Ekicioğlu’nun Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı önünde yaptığı açıklamalarla birlikte nadir toprak elementleri konusu ilk kez bu ölçüde ülke gündemine taşındı.

Yaşam Yayın: 19 Ekim 2025 - Pazar - Güncelleme: 19.10.2025 21:36:00
Editör -
Okuma Süresi: 4 dk.
Google News

Son günlerde Türkiye’nin gündeminde önemli bir yer tutan nadir toprak elementleri konusu, Kırşehir’den yükselen bir uyarıyla ülke çapında yankı buldu. Amerika, Rusya, Çin ve Ukrayna gibi ülkelerin stratejik öncelikleri arasında yer alan bu elementlerle ilgili tartışmalar, Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu’nun yaptığı açıklamalarla ivme kazandı.

Boztepe ve Özbağ arasındaki bölgede Koç ve Fernas ortaklığında yürütülmek istenen altın madeni projesi için 5 Ağustos 2025 tarihinde yapılan İDK toplantısının ardından konuşan Ekicioğlu, Kent Konseyi’nin aldığı numunelerde yalnızca altın değil, çok sayıda nadir ve stratejik element tespit edildiğini açıkladı. “ Nadir toprak elementleri altından daha da değerli. Türkiye’de 112 dünya firması dört bir tarafta maden arıyor, hiçbirinin faaliyeti devlet kontrolünde değil. Beyan esasına göre çıkarıyorlar, Türkiye talan ediliyor” ifadeleriyle dikkat çekti.

Ekicioğlu’nun açıklamalarında, laboratuvar analizlerinde toryum, lityum, seryum, neodimyum, niyobyum, uranyum ve itriyum gibi birçok stratejik elementin bulunduğuna da yer verildi. Belediye Başkanı, ÇED raporunda 200 bin ton cevherin yurt dışına çıkarılacağının yazılı olduğunu, ancak raporda bu elementlerin akıbetine dair hiçbir bilgiye yer verilmediğini vurguladı.

Bu çıkış, kısa sürede ulusal medyanın ilgisini çekti ve nadir toprak elementleri meselesi ülke çapında tartışılmaya başlandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ziyareti sonrasında da gündem daha da genişledi. Her ne kadar kamuoyunda Eskişehir Beylikova’daki rezervler konuşulsa da, Kırşehir’deki elementlerin çeşit ve yoğunluk bakımından daha fazla olduğu dile getiriliyor.

Kervansaray Dağları’nda yapılan analizlerde, titanyum, seryum, lityum, toryum, uranyum, neodimyum, kadmiyum ve itriyum gibi birçok değerli maddenin altından katbekat fazla bulunduğu tespit edildi. Buna rağmen, özel şirketlere verilen ruhsatlarla bu cevherlerin yurt dışına çıkarılma olasılığı büyük bir milli güvenlik ve ekonomik egemenlik riski oluşturuyor.

Ekicioğlu, maden sahalarının yalnızca ekonomik değil, ekolojik açıdan da tehlikeli olduğuna dikkat çekti. Çünkü söz konusu bölge, Kızılırmak ve Seyfe Gölü havzalarıyla birlikte Malya Ovası’nın da beslendiği önemli bir ekosistem üzerinde yer alıyor. Madencilik faaliyetlerinin bu alanlarda tarım, hayvancılık ve su kaynaklarını tahrip etme riski taşıdığı belirtiliyor.

Kırşehir’de kamuoyu, bu gelişmelerin ardından özel şirketlere ait maden ruhsatlarının iptal edilmesi gerektiği görüşünde birleşiyor. Kentte yükselen bu çağrı, yalnızca çevresel bir refleks değil, aynı zamanda ülkenin stratejik kaynaklarının geleceğine dair güçlü bir milli irade talebi olarak yorumlanıyor.

#
Yorumlar (1)
Galip
19.10.2025 23:46
Ama bunca şeyler olurken Ak parti milletvekili ve il başkanının da çıt yok
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.