KÜRT KAPANI

Bu ülkenin sorunu Kürt ya da Türk olmak değil; adalet, liyakat ve eşit yaşam arayışıdır.

Gündem Yayın: 24 Ekim 2025 - Cuma - Güncelleme: 24.10.2025 21:47:00
Editör -
Okuma Süresi: 3 dk.
Google News

KÜRT KAPANI 

Son yıllarda “Kürt sorunu” söylemi yeniden gündemde. Siyaset sahnesinde kimi aktörlerin bu konuyu, toplumsal bir çözüm arayışından çok, siyasal bir araç olarak kullandıkları izlenimi oluşuyor. Bu tabloya bakınca insan ister istemez soruyor: Gerçekten bir “Kürt sorunu” mu var, yoksa bir “siyaset sorunu” mu?

Bazı siyasetçilerin “en büyük Kürt şehri İstanbul’dur” gibi ifadeleri, toplumun dikkatini asıl meselelerden uzaklaştırıyor. Bu tür çıkışlar, kardeşlik duygusunu değil, ayrışmayı besliyor. Oysa Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesi, etnik veya dini kimlikten bağımsız olarak “Türkiye halkına Türk milleti denir” ilkesine dayanır. Bu tanım, kimseyi dışlamaz; bilakis hepimizi aynı çatı altında birleştirir.

Elbette her yurttaş gibi Kürt kökenli vatandaşlarımız da eşit haklara sahiptir. Anayasa’nın sunduğu hak ve özgürlükler, tüm vatandaşlar içindir. Mesele, bu hakların günlük yaşamda tam olarak hissedilip hissedilmediğidir. Eşit vatandaşlık ilkesinin güçlendirilmesi, zaten demokratik toplumun temelidir.

Ülkemizdeki temel sorun aslında etnik kimliklerden ziyade, yönetim anlayışının adalet ve liyakat eksikliğidir. Yıllardır özellikle Doğu ve Güneydoğu’da süren feodal yapı, eğitim ve ekonomik imkânsızlıklar, bölge halkını kırılgan hale getiriyor. Bu ortamda da siyasal örgütlenmeler kolayca taban bulabiliyor. Terörün beslendiği zemin budur.

“Anadilde eğitim” gibi konuların tartışılması doğaldır, ama ulus devletlerde resmî dil birliğinin korunması da kaçınılmaz bir ilkedir. Fransız nasıl “Fransalı” değil “Fransız” diyorsa, biz de etnik kökenimiz ne olursa olsun “Türk milleti” tanımında birleşmeliyiz. Bu üst kimlik, kimseyi ötekileştirmez; tam tersine, farklılıklarımızı zenginlik olarak kabul eder.

Kürt kimliği üzerinden siyaset yapan bazı çevrelerin, dış güçlerin etkisinde hareket ettiği yönündeki iddialar yeni değildir. Ancak bu meseleye duygusal değil, akılcı yaklaşmak gerekir. Gerçek bir çözüm, dış telkinlerle değil, bu topraklarda yaşayan insanların ortak aklıyla bulunabilir.

Bugün hepimizin ortak derdi, özgürlüklerin kısıtlanması, adaletin zayıflaması ve ekonomik sıkıntılardır. Sorun “Kürt” ya da “Türk” olma meselesi değil, bu ülkenin her bir yurttaşının insanca yaşama talebidir.

Kısacası, mesele bir kimlik meselesi değil, bir vatandaşlık meselesidir. “Kürt Kapanı” denilen şey de belki budur: kimlikler üzerinden kurulan tuzaklara düşmek, asıl meselemiz olan demokrasi, adalet ve eşitlik arayışından uzaklaşmaktır.

Gerçek çözüm, hepimizin eşit yurttaşlar olarak özgürce ve onurluca yaşayacağı bir Türkiye idealini güçlendirmektir.

#
Yorumlar (1)
Yalnız kurt
24.10.2025 23:07
Teşekkürler Mustafa abi her zaman doğru yazan vatansever gazeteci
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.