BİZ AVUKATLAR, KÖLE KULLANMIYORUZ.... AMA EFENDİMİZ DE YOKTUR...

KAHRAMANMARAŞ ADLİYESİNDE bir HAKİMİMİZİN odasının Kapısına; " AVUKATLAR ile DURUŞMA HARİCİNDE GÖRÜŞÜLMEMEKTEDİR..." Yazısı yazdırarak astırdığı....

Gündem Yayın: 23 Ekim 2025 - Perşembe - Güncelleme: 23.10.2025 20:21:00
Editör -
Okuma Süresi: 5 dk.
Google News
BİZ AVUKATLAR, KÖLE KULLANMIYORUZ....
AMA EFENDİMİZ DE YOKTUR...
xxxxxxx
ÖZELLİKLE DE YARGI MENSUPLARININ DİKKATİNE....
Sosyal Medyada Yargıtay Emekli Daire Başkanlarından ve yakınen de tanıdığım ÖMER UĞUR GENÇCAN bir GÖRÜŞ olarak bir HUKUKİ YORUM YAYINLADI.....
Sayın GENÇCAN Yorumunda;
KAHRAMANMARAŞ ADLİYESİNDE bir HAKİMİMİZİN odasının Kapısına;
" AVUKATLAR ile DURUŞMA HARİCİNDE GÖRÜŞÜLMEMEKTEDİR..."
Yazısı yazdırarak astırdığı....
Sayın GENÇCAN;
" Taraf Vekilleri olan Avukatların Adliyenin Misafirleri değil, YARGININ KURUCU Unsurları arasındaki EV Sahiplerinden birisi...
Bir Hakimin makam kapısına
"C. SAVCILARI ile DURUŞMA HARİCİNDE görüşülmemektedir..." Yazısı asması ne kadar tuhaf bir davranış ise Taraf Vekili olan AVUKATLARA yönelik asılan bu yazıda aynı özelliktedir."
" Bir HAKİMİN Adliyede Taraf Vekili AVUKAT ile duruşma haricin-de Görüşmesi ETİK İLKELERE Aykırı ise; HAKİMLER-SAVCILAR KU-RULU'UN taraf vekili olan Avukatlarla görüşen Bütün HAKİMLER Hakkında Disiplin Soruşturması yapması gerekir."
Sayın GENÇCAN; " Uzun süreli meslek yaşamında böyle bir yazıyı kapısına asan Hakim-Savcı Meslektaş görmediğini beyan ediyor...
Sayın GENÇCAN; bu tür polemiklere son verilmesini öneriyor, YARIM ASIRA Yakın bir HUKUKÇULUK Süresi olan bir YARGITAY Daire Başkanı bu görüşünü kaleme alıp; Sosyal Medyadan paylaşmış...
xxxxxx
Tabi ki; Sayın GENÇCAN'ın bu tepkisi Sosyal Medyadan paylaşım yanında yankı- tepkileri de getirdi...
Umarız Sayın Adalet Bakanı ve Sayın HSK. bu konuyu ele alırlar...
xxxxxxx
Ben 1978 -Mart ayında DANIŞTAY Hakimliğinde başlayıp, sonra ADLİ Yargıda devam ettirdiğim; HUKUK Hakimlikleri yanında SEÇİM KURULLARINDA ve İdari Gören olan ADALET KOMİSYON BAŞKALIĞI yanında ; 02. 02. 2013 Günü Yaş Sınırından Görevden zorunlu olarak ayrıldığım Meslek yaşamımda böyle bir olay görmedim ve de duymadım...Yeni duyuyorum...
Şimdi; böyle bir İKAZ Yazısını yazdırıp; Makam odasının Kapı-sına astıran HAKİMİN; MESLEK YAŞAMINI İrdelemek gerekir.
Ben burada; HSK.yı öncelikle göreve davet ediyorum, Ayrıca; TBB. ,İstanbul-Ankara- İzmir ve Tüm Baro Yönetimlerini bu olay nedeni ile duyarlı olarak; gereğinin yapılması için, bu Yazı ve Hakim hakkında gereği yapılmalıdır.
xxxxx
İkinci Dünya Savaşında; DİKTATÖR HİTLER Komutasındaki ALMAN ORDULARI FRANSA'yı İŞGAL ETTİLER...
Sonunda HİTLER Komutasındaki ALMAN ORDULARI Yenildiler.
İŞGALCİ Alman Subayları FRANSIZ ASKERİ Mahkemesinde YARGILANDILAR...
İDAM İsteği ile yargılanan İŞGALCİ Genç ALMAN Subayına zamanın bir Medya Mensubu; Şu soruyu yönetir:
" İDAM İLE YARGILANIYORSUNUZ....BİR KURTLUŞ UMUDUNUZ VARMIDIR? "
Genç Alman Subayı; DÜNYA HUKUK LİTERATÜRÜNE GEÇEN ŞU TARİHİ SÖZÜ SÖYLER...
" EVET...BİZ ASKERİZ...GÖREVİMİZİ YAPTIK...İŞGSL ETTİĞİMİZ ÜLKENİN ASKERİ MAHKEMESİDE GÖREVİNİ YAPIYOR...YAPMASI DAGEREKİR...
AMA; BİZ HERŞEYE RAĞMEN PARİS BAROSU AVUKATLARINA GÜVENİYORUZ!...."
Evet...AVUKATLIK Mesleği budur. Gerektiğinde; Canına, Malına ve Yurduna saldıran İNSANLARI Mahkemelerde SAVUNACAKSIN...
Bunu; ANCAK KENDİNİ AŞAN İNSANLAR YAPABİLİR...AVUKAT da KENDİNİ GÖREV ANINDA AŞAN İNSANLARDANDIR...
Evet...Biz AVUKATLAR; Köle kullanmıyoruz...Ama, EFENDİMİZDE yoktur...Olmadı...Olamazda...Çünkü; HUKUKUN Kurumları ve Kuralları KÖLEYİ Kabullenemez...
xxxxxxx
Yalnız, her HUKUK Fakültesi mezunu, Hakim-Savcı ve İdareci olabilir. Ama; AVUKAT Olamaz...Kendini aşan insanlar bu mesleği yapabilirler...Çünkü; SAVUNMA oldukça zor ve sıkıntılıdır.
Ne yazık ki; Anayasamızda BAROLARLA ilgili bir Düzenleme yoktur. Laik bir Ülke olan ülkemde; Anayasanın 156.Maddesinde ;
"DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI..."
Kurulması ile ilgili düzenleme vardır. Bir Hukuk Kurumu olan BAROLARLA ilgili Anayasada bir düzenlemenin getirilmemesi , düşündürücü olsa gerek. Bu konudaki düzenleme BAROLAR Yasası ve Av.lık Yasasında yer almıştır.
Baroların tüm Yönetimi HUKUKÇUDURLAR...Yani BAROLARIN Anayasal bir güvencesi de yoktur. Anayasanın 135. Maddesinde yer alan " KAMU KURUMU " niteliğinde bir kuruluşturlar.
Tüm Siyasal dönemlerde Yargı aleyhine dengelerin değişi-mine gidilmiştir. YARGI Mensupları susarken, ONURLU SESLER BAROLARDAN Gelmiştir.
Tıpkı, Milli Piyango satıcısı kızımızın;
" SİZEDE ÇIKABİLİR..."dediği gibi, BAROLARDA; "HUKUK ve UYGULAYACAK BAĞIMSIZ-TARAFSIZ HUKUKÇU ; BİRGÜN GELİR SİZEDE GEREKEBİLİR."
Demokrasilerde YASAMAYI -TBMM- Halk belirler...Yürütmeyi de YASAMA Belirler...Bu İLKE Bizde zaafa uğratıldı. YASAMA artık devre dışı ...YASAMA ile YÜRÜTME arasında bir DENGE Vardı. YASAMA, Yürütmeyi; GENSORU, Meclis Araştırması ve Meclis Soruşturması ve GÜVENOYU ile denetlerdi. Yürütmede YASAMAYI belirli süre içinde oluşturamaz ise FES edebilirdi...
YARGI ise; tamamen bu erklerin dışında idi... YASAMA ve YÜRÜTMEYİ; HUKUK SINIRLARI İçinde TUTARDI.... Her iki erki de HUKUK Dışına çıkarmazdı.
Anayasa Mahkemesi , YASAMAYI; Danıştay ,YÜRÜTMEYİ Tasarrufları yönünden denetler ve AZINLIĞI Çoğunluğa karşı da ezdirmezdi...
BAROLAR ise; YARGININ İÇİNDE ve hatta TAM ORTASINDA bir HUKUK KURUMU olarak görülmekteydi...BARO Mensuplarının tamamı da HUKUKÇUDUR...
Kamuoyuna saygı ile....
#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.