Kervansaray Dağları’ndaki yer altı su yolları tahrip edildi
Kırşehir'de altın madenciliği faaliyetleri nedeniyle Kervansaray Dağları’ndaki yer altı su yolları tahrip edildi; su seviyesindeki ciddi düşüş, kentte sık sık su kesintilerine yol açan nedenlerin başında geliyor.

Kırşehir’de sürdürülen altın madenciliği faaliyetleri, kuraklık ile birleşince kenti besleyen can damarları kurutma noktasına getirdi. Özellikle Kervansaray Dağları'nda yapılan yoğun sondaj çalışmaları, bölgenin ekolojik yapısını ciddi biçimde tahrip etti. Yerin yüzlerce metre altına kadar inen sondajlar, dağların içindeki doğal su depolarını, geçiş kanallarını ve su damarlarını parçalayarak geri dönüşü zor hasarlara yol açtı.
Uzmanlar, sondajların doğrudan yer altındaki doğal su depolarını parçaladığını ve Kırşehir kent merkezine su taşıyan kuyulardaki su seviyesinin alarm verici biçimde düştüğünü belirtiyor. Bu durum, son aylarda sıklaşan ve özellikle yaz aylarında artan su kesintilerinin temel nedenlerinden biri olarak öne çıkıyor.
Kent genelinde mahalle mahalle yaşanan plansız su kesintileri, hem halkın günlük yaşamını olumsuz etkiliyor hem de tarımsal üretimi sekteye uğratıyor. Yetkililer geçici çözümler ararken, çevre savunucuları ise maden faaliyetlerinin durdurulması ve bölgedeki ekosistemin yeniden onarılması çağrısında bulunuyor.
Doğa Tahribatı ve Halk Sağlığı Uyarısı
Çevreciler, Kervansaray Dağları'nda yürütülen bu tür faaliyetlerin yalnızca su kaynaklarını değil, bölgedeki flora ve fauna dengesini de tehdit ettiğine dikkat çekiyor. Yer altı su yollarının bozulması, Kızılırmak’ta da debi düşüşlerine ve tarımsal sulamada ciddi sorunlara neden olabilir.
Kırşehir halkı, kısa vadeli ekonomik kazançlar uğruna geleceğin susuz bırakılmasına karşı tepkili. Vatandaşlar, doğaya zarar veren uygulamalara karşı daha şeffaf ve sürdürülebilir politikalar talep ediyor.
Su Hayattır, Altın Değil!
Bu gelişmeler, suyun altından daha değerli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Kırşehir’in su kriziyle yüzleştiği bu süreç, doğal kaynakların nasıl hoyratça tüketildiğinin ve bunun nasıl geri dönüşü zor felaketlere yol açabileceğinin açık bir örneği olarak kayıtlara geçiyor.