Seyfe Gölü Koruma Alanının Daraltılması Kararı Danıştay'a Taşındı
15 Eylül 2024 tarihinde Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Dünyaca ünlü kuş cenneti olan Seyfe Gölü koruma alanı 10 bin 978 hektardan, 5 bin 501 hektara düşürüldü.
15 Eylül 2024 tarihinde Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Dünyaca ünlü kuş cenneti olan Seyfe Gölü koruma alanı 10 bin 978 hektardan, 5 bin 501 hektara düşürülmüştü.Ancak Seyfe Gölü'nün daraltılmasına ilişkin resmi gazetede yayınlanan kararda herhangi bir gerekçe gösterilmemiş ve detaylara da yer verilmemişti.
ALTIN MADENLERİ İÇİN DARALTILDI
Seyfe Gölü Tabiat Koruma Alanının yarıya indirilmesine anlam verilemezken gölün altın maden sahalarına engel olacak konumda olması ve altın madenlerinin aktif olarak bu bölgede faaliyetlerini sürdürmesi, '' madenlerin önünü açmak için Seyfe Gölü'nün koruma alanı düşürüldü'' şeklinde yorumlanmıştı.
KIRŞEHİR BELEDİYESİ İPTALİ İÇİN DANIŞTAYA BAŞVURDU
Seyfe Gölü'nün daraltılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararına karşı harekete geçen Kırşehir Belediyesi, kararın iptali için Danıştay'a gitti.Kırşehir Adliyesi'nden açılan dava dilekçesinde Kırşehir Belediyesi, Seyfe Gölü koruma alanı değişikliği kararının herhangi bir gerekçeye dayandırılmaksızın yapıldığını belirterek, alınan kararın şehircilik ilke ve esaslarına, planlama ilkelerine ve kamu yararına aykırılık teşkil ettiğini dolayısıyla bu kararın kendi içerisinde belirsizlik içerdiğini kaydetti.
''KARAR KANUNİ DAYANAKTAN YOKSUN''
Söz konusu kararın kanuni bir dayanaktan yoksun olduğu belirtilen dilekçede, tabiat parkı koruma alan sınırının kanunşi bir düzenleme olmadan Cumhurbaşkanı kararıyla daraltılması anayasaya aykırıdır denilerek Anayasanın ''Tarih, kültür ve tabiat varlıklarının korunması'' na ilişkin 63. maddeye atıfta bulunuldu.Yine dilekçede Seyfe Gölü'nün sınır değişikliğine ilişkin kararında benzer şekilde birçok farklı paydaşın takibi, denetimi ve görüşü olmaksızın uygulamaya geçmemesi Gölü, tehlike altında olan doğal değerlerini korumak bir yana daha büyük tehlikelere karşı kırılgan hale getirdiği kaydedilerek, '' gölün acil olarak korunması gerekirken tam tersine tabiat koruma alanının daraltılmasıyla yapılaşmaya konu edilmekte ve kuraklığa terkedilerek Ramsar sözleşmesi ihlal edilmektedir'' denildi.
''KORUMA ALANININ DARALTILMASI MADEN ŞİRKETLERİNİN YARARINADIR''
Seyfe Gölü doğal koruma alanının daraltılmasıyla bölgede sulu tarım yapılmasının önünün açıldığı ifade edilen dilekçede, '' Seyfe Gölü'nün sınırlı olan su kaynaklarının tüketilmesine zemin hazırlanmıştır.İşbu su kaynakları koruma altına alınması gerekirken söz konusu karar ile Seyfe Gölü kuraklığa terkedilmektedir'' denildi.Yine dilekçede, ''kararın altında yatan gerekçenin ileride verilmesi muhtemel maden ruhsatları için kolaylık yaratmak, yapılacak çalışmaları hızlandırmak, Göl ve çevresini bir maden sahasına dönüştürmek olarak değerlendirilmektedir.Koruma alanının daraltılmasından faydalanacak tek sektör bölgede maden aramaları yapan maden şirketleridir.Koruma alanının daraltılmasında kamu yararının aksine maden şirketlerinin yararı bulunmaktadır.Sınır dışına çıkarılan, koruma değeri yüksek olan ve hiçbir müdahalenin yapılmaması gereken doğal alanların (tarım arazileri ve sazlıklar gibi) yapılaşma baskısı altında kalması söz konusu olacaktır'' ifadelerine yer verildi.
''KARAR USULE YAKIRIDIR VE İPTALİ GEREKMEKTEDİR''
Seyfe Gölü Koruma alanının daraltılmasının iptali için sunulan dilekçede, '' alınan alan daraltma kararının sebebi ve amacı gösterilmemiş, yapılan işlemdeki kamu yararının ne olduğu açıkça anlatılmamış olduğundan kararın gerekçesi belli değildir. Bu nedenle karar amaç yönünden hukuka aykırıdır. Bu kararın neden verildiğine dair bilimsel, nesnel ve mevzuata uygun gerekçeler yoktur. Bu nedenle de karar sebep yönünden hukuka aykırıdır. Oysa ki idarenin yaptığı tüm işlemlerde kamu yararı üstün tutulmalı ve işlemin sebep ve amacı açıklanmalıdır. Bu açıdan bakıldığında da bir idari işlem niteliğindeki 14/09/2024 tarih ve 8961 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı usüle aykırı olup iptali gerekmektedir'' denildi.