Gevreğin Gerçek Hikâyesi: Ahi Simidi Kırşehir’den Doğdu

Kırşehir’de halk arasında “gevrek” olarak bilinen Ahi simidinin hikâyesi, Moğol istilası döneminden günümüze uzanan yüzlerce yıllık bir kültür yolculuğunu gözler önüne seriyor. Ankara simidi olarak tanınan bu lezzetin gerçek kökeni Kırşehir olmuştur.

Yaşam Yayın: 07 Aralık 2025 - Pazar - Güncelleme: 07.12.2025 20:26:00
Editör -
Okuma Süresi: 4 dk.
Google News

Kırşehir’de taş fırınlardan yükselen susam kokusu, yalnızca bir simidin değil, yüzyıllara yayılan bir geleneğin kokusu… Rivayetlere göre Moğol istilası sırasında Ahi Evran-ı Veli’nin şehit edilmesinin ardından Kırşehir’den Ankara’ya göç eden Ahiler, meslekleriyle birlikte simit üretimini de yeni yerleşimlerine taşıdı. Zamanla Ankara’da “Ankara simidi” olarak anılan bu ürünün asıl kökeninin Kırşehir olduğu, kentte ise yüzyıllardır “Ahi Simidi” ya da halk arasındaki adıyla “gevrek” olarak bilindiği ifade ediliyor.

Bugün hâlâ Kırşehir Kalesi’nin eteklerinde yer alan taş fırınlarda, geçmişten günümüze ulaşan aynı yöntemlerle üretim sürdürülüyor. Ustadan çırağa aktarılan bu kadim meslek, sadece bir ticaret değil, aynı zamanda kültürel bir miras olarak yaşatılıyor.

Katkısız Tarif, Taş Fırın Lezzeti

Kırşehir gevreği olarak bilinen Ahi simidi; un, tuz, maya, pekmez ve susamdan hazırlanıyor. İçine yağ, süt veya yoğurt gibi herhangi bir katkı eklenmiyor. Yuvarlak şekil verilen hamur, keçiboynuzu pekmezine batırıldıktan sonra bol susamla kaplanıyor ve taş fırında pişiriliyor. Bu yöntem, Ahi simidine kendine özgü sert dış kabuğunu ve tok aromasını kazandırıyor.

Pazar Sofralarının Değişmeyen Tadıdır

Bugün Kırşehir’de Serkan Ata ve Veli Dağlı tarafından üretimi devam ettirilen Ahi simidi, özellikle hafta sonları yoğun ilgi görüyor. Vatandaşlar sabahın erken saatlerinde fırın önlerinde uzun kuyruklar oluşturuyor. Tanesi 15 TL’den satışa sunulan gevrek, kentin en çok tercih edilen kahvaltılıkları arasında yer alıyor.

Bir simit ve bir bardak çayla 25-30 TL’ye yapılan mütevazı kahvaltı, özellikle dar gelirli vatandaşlar için önemli bir alternatif oluşturuyor. Bu yönüyle Ahi simidi, geçmişte olduğu gibi bugün de “zor zamanların yiyeceği” olma özelliğini sürdürüyor.

Bir Lezzetten Fazlası: Yaşayan Bir Miras

Kırşehir’de “gevrek” denildiğinde akla gelen Ahi simidi, yalnızca bir fırın ürünü değil; Ahilik kültürünün üretim, paylaşım ve dayanışma anlayışının da günümüze uzanan somut bir yansıması. Taş fırınlardan çıkan her gevrek, Kırşehir’in hem gastronomik hem de kültürel hafızasını taze tutmaya devam ediyor.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.