CEZAEVİNDE BULUNAN CAN ATALAY'IN HUKUKSAL DURUMU...

HATAY SEÇMENLERİNCE T.İP.den  MİLLETVEKİLİ SEÇİLEN ve   CEZAEVİNDE BULUNAN  CAN ATALAY'IN  HUKUKSAL DURUMU
 

     Bu konu çok tartışılmaya başlandı ve de devam ediyor...

      Bende Kendisine TEŞEKKÜR Ediyorum....Benim  de bulunduğum konuma gelmemde de etkisi olmuştur.
              xxxxxx
      Anayasamızın 83. maddesi; bu konuyu teredüte yer bırakmadaan düzenlemiştir.
     Milletvekili seçilen kişi; Seçimden önce veya sonra SUÇ İŞLERSE; TBMM.nin Kararı olmadan TUTUKLANAMAZ. Ancak  adı geçen KİŞİ; SEÇİMDEN Önce TUTUKLANMIŞTIR.

   Kesinleşen bir Mahkumiyet Cezası Kararı da yok. Şayet olsaydı; YSK. ADAYLIĞINI İptal eder ve Milletvekili Adayı olamazdı.
    Bu Kişi TBMM.Üyesi...Yani Milletvekili...Ama TUTUKLU....HÜKÜMLÜ DEĞİL...
     Henüz Kamu Davası açılmamış ise; C. Savcılığı Aracılığı ile SULH CEZA Hakiminden TAHLİYESİ  Talep edilir. İstek Reddolunursa; üst Mahkemeye de İtirazlar olunabilir.

 KAMU DAVASI AÇILMIŞ ve Yargılama Safhasında ise; Davaya Bakan Mahkeme; gelen Talep uyarınca BIRAKMASI Gerekir.
   Mahkeme Talebi REDDETTİ...Olabilir. ÜST Mahkemeler var... İTİRAZLAR Yapılır...
   Konu; TAHLİYE TALEBİ- YARGITAY ilgili-görevli CEZA Dairesine kadar götürülür.
    Yargıtay ilgili Ceza Dairesinin Kararı beklenir.
   Bu Yasal Yollara başvuru yapıldı mı? Bilmiyorum...
    Bu Olayın Çözümü YARGISAL Bir Sorun ve de Çözümdür.
    Bu Konuda Sayın Adalet Bakanın , TBMM. Başkanının; Olumlu-olumsuz bir Talebi de olamaz.
     1950 yılları sonrasındaki; Siyasi olaylar ve TUTUKILANAN Milletvekillerinin Tahliye işlemleri anlattığım usüllere bağlı kalınarak yapılmıştır.
     Bu konu-CAN ATALAY'ın TAHLİYESİ- TBMM. Başkanın -Başkanlık Divanın, Siyasi Partilerin Gruplarının, Adalet Bakanın veya Bakanlığının  ve  hatta sayın Cumhurbaşkanın  görev ve yetki alanında da değil...

     Tamamen YARĞI Organlarının Görevi ... Sorunu...Ve de Sorumluğundadır...
     Yargıya Başvuru yapıldı mı? Yapılmıştır,mutlaka...Karar verildi mi?Nasıl bir Karar verildi? Kamuoyu ile paylaşılmadı, Yargının verdiği Karar...
     Ülkemizde; zaman zaman  bazı Seçimlerde benzer sıkıntılar yaşanır.
      Kişi Mahalli Seçimlerde ADAY olur. Seçilir. Görevine de başlar. Bir süre sonra da anlaşılır ki; ESKİ Bir Mahkumiyeti var. SEÇİLMEYE-ADAY Olmaya engel. MAZBATAYI VEREN   SEÇİM KURULU ; Mazbatasını İptal eder.
   Mahkumiyet; Seçilip-Göreve başladıktan sonra KESİNLEŞİRSE; burada Göreve SON VERME; İlçe İdare Kurulu veya İl İdare Kurulu. Ve B.ŞEHİR Belediye başkanı için,İÇİŞLERİ Bakanındır. Tabi ki bu kararlara karşı İDARİ Yargı Yolu açıktır.

     Bu Konuda; HUKUK FAKÜLTELERİNİN Anayasa-Ceza Hukuku Kürsülerinin değerli Bilim Adamları...TÜRKİYE BAAROLAR BİRLİĞİ, İl BARO Yönetimleri , Duayyen HUKUÇULAR....Görüş ve DÜŞÜNCE aklayabilirler... Onlardan GÖRÜŞLER Bekliyoruz.
     14 Ekim 1073 Seçimleri; sıkıntılı bir dönem getirdi.TBMM.de Hükümet kurulamıyor. Dönemin Cumhurbaşkanı Merhum FAHRİ KORUTÜRK; Kamuoyuna açıklaama yaptı...Bu Konuda Görüş ve Düşünceleri açıklamalarını talep etti...
     O zamanlar ÖĞRETMENLER Derneği Başkanı bir açıklama yaptı ve "Görevin CHP.ye verilmesini..."beyaan etti. C. Savcısının birisi hakkında soruşturma başlattı.. Ben de, yeni çiceği burnunda Ankara-Hukuk  Fakültesi Öğrencisiyim...
     Bu Ülke bugibi sıkıntılı günleri de yaşadı.
     10-15 Gün önceleri Bende bu KONUYU Kapsamlı  ve Yazılı olarak Yılların Emekli Hakimi...Uzun süre SEÇİM Hakimliği yapmış ve Birikimlerimi de 2.000 Sayfa  "SEÇİM HUKUKU " adlı kitaba dönüştürüp, herkesle paylaşmış bir HUKUKÇU olarak da; açıkladım ve herkesle de görüşme yaptım...Haber dahi yapıldı.
     Merhum DEMİREL; " SUSAN TÜRKİYE DEĞİL;KONUŞAN TÜRKİYE!...." demiştirler.....
     Evet...Merhum DEMİREL'İN tabiri ile....
    " ÜLKENİN BİR BİLENLERİ..."  Hukuk Sınırları  içinde kalarak; Lütfen Konuşunuz....
     Sizlerin Düşünce ve Görüşlerine; Ülkenin  ve Bizim  İhtiyacımız var....
     Saygı ile...