grandpashabet giriş grandpashabet sinavmerkezi.org bahis siteleri

İKTİDAR DEĞİLİM… BENİM SUÇUM NE?

Bu ülkenin tek bir sorunu var. Muhalefetin basiretsizliği. Muhalefet sırtüstü yatmasından. Maaşlar kallavi. Birbirini yiyen. Atatürk’ü kendilerine poster yapan Atatürksüzler. İktidarla mücadele yerini birbirini yiyen muhalefet.

Gündem Yayın: 03 Mart 2024 - Pazar - Güncelleme: 03.03.2024 22:33:00
Editör -
Okuma Süresi: 8 dk.
Google News

İKTİDAR DEĞİLİM… BENİM SUÇUM NE?

Bu ülkenin tek bir sorunu var. Muhalefetin basiretsizliği. Muhalefet sırtüstü yatmasından. Maaşlar kallavi. Birbirini yiyen. Atatürk’ü kendilerine poster yapan Atatürksüzler. İktidarla mücadele yerini birbirini yiyen muhalefet.

Bu ülke limon gibi sıkılıyor, yoksulluğun elinde perişansa, enflasyona kurban edilmişse. Döviz dikiş tutmuyor, spekülatörler köşe olmuşsa senin varlığının olmamasından. Ülkede talanın, vurgunun, hırsızlığın ucu kıçı kaçmışsa hiç kusura bakma. Senin pısırıklığındandır. Sokaktan korkan. Meydanlara inemeyecek kadar kifayetsiz. Sadece seçimden seçime meydana inen gariplik.

‘Biz Mustafa Kemal’in kurduğu partiyiz’ diyorlar. Atatürk’e hakareti birlikte izliyorlar, ağızlarını bıçak açmıyor. Kelime-i Tevhit bayrağı açıyorlar. Bir delikanlı karşı çıkıyor. Halkı kin ve düşmanlığa sevk ediyor düşüncesi hâkim kılınıyor genç hapse tıkılıyor. Bir avukat kadın laik cumhuriyete sahip çıkıyor. 9 yaşında kız çocuğunu evlenebilir diyen, rüşveti helal diye yutturan diyanet denilen kurum başında kimlik. Avukat hanım hakkında suç duyurusunda bulunuyor. Kadın avukat tutuklanıyor.

Siyasetçi artığı bir şerefsiz Mustafa Kemal Atatürk’e ‘Soysuz’ diyor, sen yine seyrediyorsun. Cumhuriyete başkaldıran, Kubilay’ın başını kesenlere türbe yapıp ülkenin çocuklarını bu hainlerin mezarına götürüyorlar seyrediyorsun. Kırşehir dâhil CHP elinde olan tüm cadde ve sokaklarda Arapça tabelalar sen seyrediyorsun.

Meczuplar yargının koridorlarında şeriat diye inliyorlar, bir soysuz, milletvekili artığı alçak Mustafa Kemal Atatürk’e ‘Soysuz’ diyor dinliyorsunuz. Bir başka şerefsiz çıkıyor Mustafa Kemalin kemiklerini çuvala doldurup Diyarbakır surlarında sallandıracağız diye alçaklığı son noktasına getiriyor. Hakaretler yağdırıyor sen dinliyorsun.

Sizler kimliğini yitirmiş saltanatı üç kuruş vekil maaşında bulmuş siyasetçiler yumağısınız.

İktidar değilim… Benim suçum ne? Diyemezsin! Bu ülkenin en büyük sorunu muhalefet sorunu!

İktidarın bu denli apansız olması, senin basiretsizliğin, pısırıklığın. Onlar satıyor siz seyrediyorsunuz. Onlar pazarlıyor siz bakıyorsunuz. Darmadağınıksınız be kardeşim. Türkiye’ye yıllardır dayatılan rol! BOP…  Emperyalistlerin huzur kaçıran, bölgeyi küçük şehir devletlerine çevirme projeleri, göçler, mülteci istilası, yerle bir edilen demografik yapı. Projenin Siyasal İslam’ın aktivistleri! İktidar olma karşılığı koşulsuz kabul, itaat ve uygulamalar olduğunu biliyorlar. Basiretsiz politikalarınız umarım sizleri de diğer düzen partileri gibi siyaset mezarlığına postalar. Ya ayağa kalkacaksınız. Ya da hamaset palavraları sıkmayacaksınız.

Çağdaş bir ülke akılcı, geliştiren dış politikalar oluşturur. Sizin politikalarınız nedir?

Cumhuriyeti kuranların bir kısmı; Osmanlı artığı akılların, Cumhuriyet sürecinde de zaman zaman nüksetmesi vatansız siyasilerin ekmeğine yağ sürerken, Sevr planlayıcılarının ve onların piyonlarının ellerini ovuşturmasına neden oluyor. Osmanlı aklı bir bataklık akıldı. Cumhuriyet bunu kurutamamıştı. Atatürk’te bile gericiliğin derin izleri vardı. O günün hasta adamın bugünkü uşakları, emperyalistlerin ellerine yapıştıkça, saldırganlaşması, işgal ve ilhak siyasetlerine dönmesi kaçınılmaz olacaktır. Bu planlı göç ve işgal açık ara teamülüdür. Yalan mı? Sizler iktidarın politik çürümüşlüğünü değil doğrudan Erdoğan’la mücadele ediyor gibisiniz. Oysa sistem çökmüş. O sistemin içinde sizde boğulacaksınız.

Sen uykudayken her şey böyle başladı…

Büyükada'da bulunan yetimhane patrikhaneye iade edilmiştir.(Ekim 2010)

Heybeliada'daki Ruhban Okulu'nun açılması için hukuki işlem başlatılmıştır. (Ekim 2010)

Lozan'a aykırı olarak seçilen metropolitler Türk vatandaşlığına geçmeleri sağlanmıştır.

Patrikhaneye ecdadımız tarafından verilmeyen 'ekümenlik' sıfatını kabul etmiştir.(Mayıs 2010)

Van Gölünde Akdamar kilisesi restorasyon sonrası Ermeni kilisesine teslim edildi (Haziran 2010)

Trabzon Sümela manastırı restorasyon sonrası Ortodoks ayinlerine açıldı (Haziran 2023)

Kuleli Askeri lisesi TUGVA’nın elinde. Dahası da var. Ne kadar farkındasın?

Ülkenin uyuyan, politik değerleri olmayan bir muhalefetin varlığını emperyalistlerde çok iyi biliyor ve Türkiye’nin bölgedeki kukla rolleri için ‘yeni Osmanlıcılık’ önerilerini, özellikle II. Dünya savaşı sonrası kesintisiz dayatıyorlar. Bu amaçla CHP’nin tek partili dönemi dâhil sonraki dönemlerde de bu amaçla hazırlıklar yapıldı. Kanunlar, kurumlar, sivil toplum etkinlikleri yapıldı. ‘Dinler arası diyalogcular’ komünizmle mücadele dernekleri gibi, kaynakları okyanus ötesine uzanan hareketler yoğunlaştı. Kısaca tarihinizde de akıl değer çok bir şey yok. Bugün olması zaten mümkün değil.

Bugüki süreçte din, dini eğitim de alıp başını gitti. %95 İslam olan bölgede özelikle de “yeşil kuşak” girişiminin Sovyetlerin çöküşüyle anlamsız olduğu ve El Kaide gibi terör örgütlerinin sahibini vurduğu bir koşulda, etnik bileşkeler üzerinde çalışmanın önemi ön plana çıkıyordu. Hamas bugün kendi halkı için ölüm fermanını imzalayan akılların toplamıdır. Bu örgütün Filistin artıkları Kudüs konsolosluğundan verilen Türk kimlikleriyle bu topraklara taşınıyor.

Türkiye Avrupa’ya açılan kapı. Emperyalistler için öncelikli olarak ele geçirilmesi gereken coğrafya. Avrupa’nın İleri karakolu haline getirilmeli. Tüm bu oyun ve kurgular bizdeki gâvur döllerinin desteğiyle projeleniyor, bu gelişim üzerine tezgâhlanıyor. Muhalefet biz iktidar değiliz diyor.

Bugün bölgemizde kirli birliklerin kuruluşu daha çok etnik bileşkelerle sağlanıyor. Bu kirliliğin aktörleri bugün Türkiye cumhuriyetinin başında. Muhalefet seçim derdinde. Onlar bugün bu ülkenin tepesine tırmanmışsa, senin politik bakışının sonucudur.

Farslar, Türkler, Kürtler Araplar, Ermeniler, Yahudiler, bölgemizde din soslu, milli ya da etnik çıkarlar etrafında bileşkelere evirilmektedirler. İktidar ve muhalefetin siyasileri halkları aldatmada kullandıkları yol işte bu yoldur. Emperyalistler için ise, sonuçta kendilerini vurmayacak istediklerinde dağıtılabilir birlikleri çıkarlarına uygun şekillendiriyorlar.

Böyle devam ederse, din soslu siyaset ve Ensar… Türk kavramını da yok edecektir. Ve muhalefet kına yakabilir.

Gelişmiş ülkeler; Siyasi ve ekonomik bağımsızlıklarını ve gelişmişliklerini sürdürebilmeleri için ağırlıklı olarak İslam ülkeleri içinden seçerek kendi elleriyle seçip, yetiştirdikleri kimlikleri İslam ülkelerinde 'Siyasetçi, ajan, silahlı militan, propaganda militanlar' olarak kullanmaktadır. Örneğin ‘Hamas’ Bir İsrail kuruluşudur! Bizde âlâsı var… Hem iktidarda, hem muhalefette. Bunlar siyasi ve bürokrasi unvanlılar!

Muhalefet kulaklarını aç!

İktidarın nitelik ve niceliğinin ne olduğunu biliyoruz. Her gün halkın durumunu halka anlatan, zengin, çapsız ve çaresiz siyasetçi profilinden bu ülke artık bıktı… Tiksiniyoruz… Sizin pısırık, alttan alan muhalefetliğiniz yerin dibine batsın… Diyebiliyor musun?

Bu uyanış uzun vadede olumlu sonuç verir. Halk kendi siyasî temsilcilerini kendi içinden çıkarabileceği sahici bir sistem aramaya, kurucu irade ihtiyacı duymaya başlar. Fakat bu olumlu sonuç, kısa vadede devlet aklına duyulan ihtiyacın aciliyetin ortadan kaldırmaz. Zira tarihin akışı durmaz, sizin derlenip toparlanmanızı beklemez.

Millet başındaki belayı def edecek kudrete sahip değilse. O millet, henüz millet olamamışsa, başına gelen zulüm için kader der ve yaşayabildiği kadar yaşar ve tarihin derinliklerinde kaybolur gider!

Siz karanlığa göz kırptığınızla kalırsınız.

Yok, olmanın karanlığından, var olmanın doruğuna çıkan bu ülke Özal dönemi dâhil son 40 yılda geldiği nokta. Yok, olmanın girdabıdır! Muhalefet sana diyecek o kadar çok lafım var ki!

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.