grandpashabet giriş grandpashabet sinavmerkezi.org bahis siteleri

BANA; ABİ DESEN NE OLUR? DEMESEN NE OLUR…

Kamu yönetiminde etik davranış ilkeleri ile varılmak veya elde edilmek istenen amaç, devlette ve toplumda yolsuzluk dâhil genel olarak yozlaşmayı önlemek ve dürüstlüğü hâkim kılmaktır.

Gündem Yayın: 02 Ocak 2024 - Salı - Güncelleme: 02.01.2024 21:02:00
Editör -
Okuma Süresi: 9 dk.
Google News

BANA; ABİ DESEN NE OLUR? DEMESEN NE OLUR…

Kamu yönetiminde etik davranış ilkeleri ile varılmak veya elde edilmek istenen amaç, devlette ve toplumda yolsuzluk dâhil genel olarak yozlaşmayı önlemek ve dürüstlüğü hâkim kılmaktır. Kamu hizmeti halkın kamu görevlilerine belirli bir amaç için kullanılmak üzere teslim ettiği bir ‘emanettir’.

‘İstediğini yaz, korkmuyorum’ diye-bileceğiniz gazeteci var. İstediğini yazabilen gazeteci var. Birde kurumsal yapının anatomisi, kişilerin kişilik hakları dâhil, kamu çıkarını gözeterek yazan gazeteciler vardır. Bu lakırdıyı bu gazeteciye söylersen senide, yönettiğin kurumu da sorgular. Kısaca sapla samanı karıştırarak öne sürülen tuhaf eleştiriler, haklılığınızı değil, demagoji içinde boğulduğunuzu gösterir. Bunun içindir ki; eleştirileri, eleştirmek, kişiselleştirmek, yapılan açıklamalarla yanlışlara meşruluk kazandırmaktan öteye geçmez.

Benim gazeteci anlayışım kamuoyunu aydınlatan, halkın haber alma hakkını koruyan bir meslek. Tıpkı senin doktorluk mesleğin gibi… Bu işi yapanların ilk işi sorgulamak, irdelemektir. Gazetecilik, askerlik, polislik, doktorluk gibi bir kamu yararı gözeten bir meslektir. Halka yararlı olmak amacıyla çalışır. Basın özgürlüğünün evrensel alanda bir tanımı vardır. Basın özgürlüğü, halkın haber alma, bilgilenme, gerçekleri öğrenme hakkıdır. Ben bana gelen bilgiyi sorgular, değerlendirir ve kaleme alırım.

Ben ahtı vefayı bilirim. Sen ahtı vefanın ne olduğunu bilmiyorsun… Ben çıkar odaklı yazı yazmam… Hiç kimsede bu gayri meşru yola beni itemez. Bu şehirde 50 liraya da, 50 bin liraya da yazı yazanlar vardır. Sakın ha beni onlarla karıştırma!

Gazeteciyi konuşmak için davet edip, olumsuzlukları tartışmak ve çözüm veya çözümsüzlükleri paylaşmak yerine demagoji içine çekmek, sizin görevinizi yaptığınızı değil, eksiklerinizi perdeleme içinde bocaladığınızın açık göstergesidir. Bu tür yapılan söylevler, bana göre tuhaf olmanın ötesinde, beni anlamak yerine, olumsuzluklarla kendilerine durumdan vazife yaratmak olmamalıdır.

Benim işim kimseye kamu hizmeti dersi vermek değil. Ben üzerime düşen kamusal görevimi zaten yapıyorum. Ya siz?

Sen kurumsal görevini yapmıyorsan sorarlar. Nedenini sorgularlar! Gazeteci kamu adına görev yapar. Sorularını da kamu adına sorar ve sorgular. Kamu yararına yapılacak ve yapılması elzem olan işler kurum boyutunu aşıyorsa koordinasyon içinde yapılması gereken işler varsa ilgili kurumla o koordineyi kurmakla gazeteci değil, sen mükellefsin. Belediye ile kontak kurma görevi gazetecinin değil. Birim yöneticisinin görevidir. Yapar, yapmaz. Uygular uygulamaz. Koordinasyon eksikliği olması senin haklılığını değil basiretini gösterir. Yapılırsa yapılan işi kullanacak olan kamudur ve kamunun yararınadır.  Yapılmazsa gazeteci yazmaya devam eder.

Devletin tüm sistemleri kamu için varlık gösterir. Kamusal makamlar unvanınız ne olursa olsun, ister siyasi, ister liyakat ölçeğinde, isterseniz tarikat temsilcisi olun. İşgal ettiğiniz makam babanız malı değildir. Önce bunu aklınıza sokacaksınız. Bugün varsınız, yarın yoksunuz. Sizden öncekilerde aynı sizler gibiydiler. Hiç gitmeyecek gibiydiler. Ama gittiler! Bugün hızla çarptığınız kapıyı, yarın açmanız gerekirse nasıl açacaksınız? Siz kamudan beslenip kamuya hizmet etmekle mükellefseniz bunu iyi bileceksiniz. Tavsiyem, eleştirileri savunmayın, analiz edin.

Bazıları kendi mesleğine saygı duyulmasını beklerken, gazetecilik mesleğine saygı duymaması akıl alır bir ahlak değildir. Eğer ki bu ilişkiler çıkar odaklı yapılıyor sırt sıvazlanıyorsa ahlaksızlıktır. Ama olması gereken kamu adına hatırlatanlara; ‘it ürür kervan yürür’  diyorsanız, iyi biliniz ki; o it paçanızı bırakmaz. Bu ülkede kamu düzeni, toplum refahı için devlet olarak teşkilatlandırılmıştır. Bu teşkilatlanmada hizmetlisinden, amirine tüm kimlikler kendilerine verilen yetki ve sorumluluklarını kanun ve yönetmeliklerden alır. Keyfiyetle değil…

Bunun dışında ahbap çavuş ilişkisi içinde hareket ediyor ve sırtını herhangi bir sistem aktörüne dayadığını düşünüyor ve korunacağını zannediyorsa yanılır. Bir gazeteciyle mücadele etmek yerine ‘kamusal istek ve talepler nelerdir’? Diye kafa yorsanız daha iyi olmaz mı? Ben gazeteci etiğini de, basın hukukunu da çok iyi bilirim.

Beyler eleştiriye değil övgüye mazhar olmak istiyorlarmış! Bulaşığı kim yıkayacak?

Gerçeklerin böyle olması gerekir mi düşüncesinden uzak. Esas sorunlara çözüm üretmek, çare aramak yerine, Ankara’daki Numune hastane yapılanmasını Kırşehir Devlet hastanesi fiziki yapısını örnekleyerek kıyaslayıp, görüneni normal bazda gösterme çabaları sizlerin ne kadar absürt örnekleme yapmış olması anlaşılır gibi değil. O kıyası daha farklı boyuta taşırsam cevabınız ne olur. Bu kez Çapa’mı olur…

Burası Kırşehir ve burası bir avuç. Bu kente herkes birbirini tanır… Sizler bu bir avuç kent için tenkit edilen ve sorgulanan sorunlara çare ve çözüm ürettiniz mi? Derinlik sizleri çok mahcup eder.

Görünürde hiçbir şey yapılmıyor… Çok şey yapılmış gibi anlatılıyor!  Görünürlüğü ve hizmeti kamu odaklı değil, kişisel odaklı, ikbal içerikli planlıyorsanız elbette ki tenkit edilirsiniz. Ben sadece görünürlükte olması gerekenleri yazdım.  Pohpohlanmak herkes için duygusal bir terapi olabilir. Eğer ki övgü istiyorsanız görünürlüğü kamu adına geliştirin ki, hizmetinizde, yaklaşımınızda da açıklık ortaya çıksın. Tüm bunları yapsanız dahi sizleri Pohpohlamam! Yaptığınız iş, yapmanız gereken iş sizlerin asli görevi. Yaptığınız işleri yazarım asla övgü yazmam.

Sizler bir yerlere şirin görünme telaşına düştüyseniz, sizi o koltuğa oturtanlar gün gelir o koltuğu altınızdan çeker… Bunun; bu şehirde sayısız örnekleri var!

Ben hayatım boyunca çok fazla çekli, caklı lakırdılar dinledim.

Kamu yönetimine duyulan güvenin zedelenmesi, büyük ölçüde kamu hizmetlerinin üretimi ve sunumunda ahlaki yönetim eksikliği dâhil, çözüm olarak da eleştirel yaklaşımlara suçlu arıyor yaklaşımı içinde düşünerek bir gazeteciye ayar vermek kimsenin haddi de, hududa değildir. Yönetici olduğunuz kurumda mahiyetiniz olan diğer kamu görevlilerinin, görevlerinin tamamını bireysel üstlenmeye kalkmaya çalışırsanız yükün altından kalkmak mümkün değildir.

Kendi personeli ile diyalog kuramayan yönetici, elbette ki gazetecinin eleştirilerine saldırı gözüyle bakacaktır.

Önce şunu iyi bilmek gerekir ki; kurumların toplam bileşeni devlettir. Bu anlayışa göre mülkün yani devletin temeli adalet ve ahlak; devleti yıkan ise kötü yönetim, ahlaki olmayan davranışlar ve haksızlıktır. Kamu yönetiminde ahlakın tesisi, bireyden ve aileden başlar. Kamu yönetimlerinin hareket ettirici temel unsuru insan olduğuna göre, iyi ve adaletli bir insan, iyi ve adaletli bir yöneticiyi o da adaletli bir devlet anlayışını hayata geçirebilir.

Hastane barut fıçısı! Farkında mısınız?

Bir kurumda mobing uygulanıyor, sınıfsal farklılıklar yaratılıyor, döner sermayede dahi hakkaniyet adalet duygusu ortadan kalkmışsa, bu konuda girişimleriniz yoksa siz kamusal yapıyı yıpratıyorsunuz demektir. Sadece kamu hizmeti alan vatandaşlar için değil, kamu hizmeti sunan kamu görevlilerinin kendileri için de ahlak esaslı kurum işleyişinin önemli olduğu unutulmamalıdır.

Kamu hizmetlerinde proje ve yeterlilik, yani arz ve talep eşitlenmesi olmadığı takdirde hizmet üretmek mümkün değildir. Kamu hizmetlerinin sunumunda ve dağıtımında boşluklar yaratılırsa, denetim, kontrol ve cezai uygulama,  kayırma başta olmak üzere çeşitli ahlak dışı tutumlar baş gösterebilir.

Kulağıma öyle çirkin iddialar geliyor ki; anlamak ve anlatmak mümkün değil. Bunları da mahlas kullanarak, gerekirse gerçek isimleriyle de kaleme alabilirim. Bunu yazmaktan asla imtina etmem.

Bir kurum personel politikalarının liyakate değil de, başta siyasi tercih olmak üzere hemşerilik, mezhepsel ilişkisi, etnik yakınlıklar, bireysel akrabalık veya duygusal ilişkiler gibi diğer ilişkilere dayandığı durumlarda etik dışı davranış eğilimi artacaktır. Bu kaçınılmazdır. Personel huzursuzluğunun ötesine geçip keyfiyetine göre mesai yapacaktır. Bunun zararını da kamu çekecektir.

Kamu yönetiminde yozlaşma ve etik dışı tutum ve davranışların önüne geçebilmek için adalet, şeffaflık ve hesap verebilirlik gibi değerlere dayalı bir kültürel altyapının kamu yönetiminde kurumsallaştırılması gerekmelidir.

Devlet anayasadan güç almaz ise, siyasetçinin hizmetkârı, onun bunun oyuncağı olur.

Kimseden utanacak bir yüz, aşağı eğilecek baş taşımıyorum. Kimseye verilecek bir hesabım yok. Bunun içindir ki, ‘bana abi desen ne olur, demesen ne olur’. Ben sadece işimi yapıyorum…

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.