grandpashabet giriş grandpashabet sinavmerkezi.org bahis siteleri

KIRŞEHİR’E ŞEHİR, KADIKÖY’E KÖY DİYENLER!

1925 yılında il oldu. 2023’te Şehir olamadı.

Gündem Yayın: 03 Aralık 2023 - Pazar - Güncelleme: 03.12.2023 22:28:00
Editör -
Okuma Süresi: 10 dk.
Google News

KIRŞEHİR’E ŞEHİR, KADIKÖY’E KÖY DİYENLER!

1925 yılında il oldu. 2023’te Şehir olamadı.

Nereden başlamalı, nasıl yorumlayıp nasıl anlatmalı. Sahipsizlik! Kim sahip çıkmalı? Bir zamanlar (6) Milletvekili vardı. Şimdi (2) milletvekili var. (6) milletvekili olduğunda da sahipsizdi. Bugün (2) milletvekilinin esemesi bile okunmuyor. Bir tarih kronolojisi çizmiş olsak, yıllar önce İstanbul’a gelmiş bir Kırşehirlinin ‘Kırşehir’e şehir, Kadıköy’e köy diyenin ….’ Sözcüğü bu kronolojinin tarifi gibi.

Aklıma bir hayat kadının; ‘neden çocuğun yok’? Sorusuna verdiği şu anlamlı cevap geliyor. ‘Biri yapıyor, biri bozuyor’! Şimdi aklımız başımıza geliyor mu? Hiç sanmam. Seçimler yakın. Adayların mesleki yapılarından, projelerine, projelerin uygulanabilir olmasına. Kentin önceliğini ve acil ihtiyaçlarına ne kadar hâkimler? Bu taramayı halk olarak, birey olarak yaparsanız şehir kazanır. Partizan görüşle yola çıktığınızda şehir önceliklerinden bir haber kimliklerin bu kenti nasıl yönettiği ortada. Bu şehrin öncelikleri arasında yüzlerce konu başlıkları sıralayabilirim. Ama seçtiklerimiz tek önceliği yandaş kollamak, müteahhitleri mutlu etmek ve kaldırım yapmak. Yolları söküp yeniden yapıp cilalamak. Gözle görülür elle tutulur ne var? Asbest boruları değiştirdiler. Başka? Asbest boruları döşeyenler kimler?

Kırşehir Tarihsel gelişim süreci incelendiğinde, aşırı göç verirken, göç alan ve yabancılaşırken kültürel değerlerini kaybeden bu şehir geriye kalan kendi değerleri içinde tutunmaya çalışıyor olması kendine özgü farklılığı da ortaya koymakta. Bu konuda söylenecek o kadar çok şey var ki. Dalkavuklar konusuna hâkim olmayan bir başkanı evire çevire yönlendiriyorsa bu şehre kalıcı ve sürdürülebilir herhangi bir şey yapılıyor demek mümkün değildir.

CHP bir kez olsun olağan toplantısını Kırşehir’e neden almaz? Kırşehir’de ağırlanacakları otellerde var. Kırşehir’in Sağlık Turizminde alması gereken termal kaynakları var. Ama CHP bir ilçede maile genel kurul toplantısı yapıyor.

Kent gelişimini temelleri ekonomiye dayalı olarak görülse de, küreselleşme olgusu, içinde sosyal, politik, ekonomik, çevresel ve kültürel öğeler barındırır. Kent gelişimi sadece ekonomi, yatırımlar, finansal araçlar değildir. İnsanlar, kültürler, diller vs. de bir küreselleşme hareketi içindedirler. İşte bunu bilmeyen seçtiklerimiz partizanlığı sıcak tutup oluşan dalgadan ürettikleri ‘partizanlık’. Sonuçta yalanlara inanmış hatta teslim olmuş seçmen varlığı.

Bu şehrin en büyük eğitim kurumu. AE Üniversitesi! Kargaşa ve karmaşa iç içe. Öyle konular ayyuka çıkıyor ki, insanın eli klavyeye basası gelmiyor. Sanki tüm kirliliği üstlenmiş gibiler…

Kırşehir’de bir kasaba nüfusuna eş değer olan Üniversite. Kırşehir halkına en büyük kazığı atan, halkı doktorsuz bırakıp Tıp fakültesi Hastanesi yapma düşünceleri. Profesör Hastanede hasta muayene etmiyor. Dersim var diyor üniversiteye gidiyorum diyor. Kontrol edildiğinde derse asistanı girdiği kendisinin fakülteye uğramadığı, döner sermayeden payını alıyor. Kapılar tekmeleniyor. Davalar açılıyor. Gayri ahlaki gönül ilişkileri. Ticarete soyunmuş, kamu malına çökme içişinde görev almış sözde akademisyenleri saymıyorum. Genel sekreterin sekreteri, dalavereci bir kadınla ilgili tavır koyup gazeteciye ‘o devirler kapandı’ diye kafa tutuyor!

Diğer yanda İçi kaynayan kazan. Doktor eksikliği içinde kıvranan hastane. Seçim arifesinde göz boyayan belediye. Tüm bu olumsuzluklara seyirci bir valilik.

Bu görev kimin? Hastanenin mi? Valiliğin mi? Belediyenin mi?

Bu şehirde; Hastane ’ye gitmek zulüm. Randevu almak ayrı sıkıntı. Çevresel kepazelik daha bir rezalet. Sağlam girip, sağlam çıkmak büyük şans…

Hastane bölgesinde giriş ve çevresi. Girişte Pazar Kurulu. İçeride bankamatikler. Taksi değnekçisi ve birde yaya dinlemeyen, yayanın geçmesine izin vermeyen araçlı magandalar. Bu rezaleti kim düzeltecek? Hastane bölgesi içinin de aynasıdır. Hastane içine girmeden, Hastaneyi çepeçevre dolaşın. Bu kadar umursanmaz bir çerçeve içine sıkıştırılmış modern bir bina. Hastane varlığıyla, sağlık hizmetiyle bir vizyon meselesidir.

Hastane girişinde Güvenlikçi kulübesi var. Park yeri dolu ama insanlar arabalarıyla inatla içeri giriyor. Neden bu alana bir bariyer konmaz? Neden Sayaç takılmaz. Neden park alanı kapasite grafiği yapılmaz. Bunları yapar ve de özellikle otoparkı paralı yaparsanız buradaki kargaşa ortadan kalkar.

Bir başka çevresel rezalet. Hastane önünde Boztepe ilçe bağlantılı yol.

Bu yol çöküyor. Yer, yer çatlamış. Bunun tek nedeni bu yolu büyük tonajlı araçların kullanması. Ben defalarca yazdım. Bu yolun her iki tarafına ‘Ağı taşıt giremez’ levhası neden takılmaz? Kimin takması gerekiyor? Neden yapılmıyor? Kırşehir içi yollar seçim yatırımı olarak yenileniyor. Sarı, sarı boyalarla yollar çiziliyor da. Huyela refüj yapılıyor da! Bu yol neden yapılmıyor. Belediye başkanı dâhil sizler rahatsızlanınca hangi hastanen kapısında soluk alıyorsun? Bu yol rezaletini görmüyor musunuz?

Sadece ön ve arka cephe değil iç avlu daha rezalet. Kırşehirli daha sağlıklı, daha donanımlı, ulaşılabilirliği daha kolay sağlık birimi istiyorsa bu istemi suç değil. Kimsenin de Kırşehirliyi bu yönde cezalandırmaya hakkı yok.

Yayalara yol vermeyen ahlaksız sürücüler. Kural tanımayanlar ve bozulmuş yol ve geçitler. Aklıma Belediye Hastane yönetimine küs mü de buralara gereken özeni neden göstermiyor. Olur ya beyler küsebilir. Yapmıyorum diyebilir veya hastane yönetiminden böyle bir talepte almamışta olabilirler. Çünkü en büyük alışkanlık altlarına verilen koltuk rahatlığı. Bu rahatlığın verdiği keyfiyet.

Yerel Seçimler yakın işte fırsat. İşte iş! Yaparsa kim yapar bilmiyorum.

Ama birisi mutlak yapmalı...

Hastane içinde bankamatikler. Banka işlemleri yapanlarda, hastalarda, hastane personeli de bu makinelerin önüne yığılıyor. Bir kere bu satıhta ve kantin bölgesinde hijyen hiç aramayın. Rezalet her iki yerde. Bankamatik çevresi ve makine kullanım aparatları rezil. Kirlilik içinde. Kantinden dışarıya ağır kesif bir koku yayılıyor. Takip eden var mı? Müdahale eden var mı? Yok. Olsa böyle bir kirlilik olmaz. Madem bu işten Hastane kira bedeli alıyor. Bari takip edin. Hayır olmaz. Hani hasta ekmeği içinde sigara izmariti çıktığında fırınla yapılan ihale fes edilip fırın cezalandırılmıyorsa iyi biliyorum ki bu yazdıklarımda havada asılı kalacak. Başka gayri ahlaki dışa vuran olaylarda var. Utanmazlık arsızlık.

Hastane yönetimi ilgili bankaların bankamatiklerden, promosyon, kira bedeli alacak diye sağlıklı insanlar dahil o; alanda yığılması, ayrı bir yoğunluğunda tetikleyicisi. Eğer ki bankamatikler personel içinse, hastane içinde bir yer verin, bölge insanı için karşı alanda ki park kullanılsın. Yığılmalar kalabalıklar azalsın. Olmaz mı? Neden olmaz?

Bu kirliliklerin varlığı hastane içi bulaşıcı hastalıklar dâhil yaygınlaşmasına alt yapı hazırlamış olmuyor mu?  Bundan da vazgeçtik. Zaten fiziki olarak ne araç ne de insan kalabalığına elverişli olmayan bu alan düzeltilemez mi? Bal gibi düzeltilir. Kimse düzeltmek istemiyor. Zira; ‘şeytan azapta gerek’!

Kapı girişinde Simitçi, manav, çorapçı, iç çamaşırcı tezgâh açıyor. Böyle bir görüntü hastane yönetimini rahatsız etmediği aşikâr. Ya belediye! Zaten Belediyeye de genel olarak baktığınızda şehir içi kavşaklar, şehir içi rezalet. Her yer Pazar. Her yerde kavşakları kapatan devasa çöp konteynerleri. Sözde yerli üretim ürün satıcıları. Kırşehir’i şehir olmaktan çıkartan işte bu akıl. Kendi söküğünden habersiz bir belediyeden hizmet beklemek sadece lafügüzaf olur.

Hasta kolay Ulaşım ister. Hastane önünden geçen yol. Dubalarla bölündü. Çokta güzel oldu.

Özetle; nasıl olurda bu yolun girişlerine ‘kamyon veya ağır taşıt giremez’ levhası konmaz. Bir uyarı levhası takmak bu kadar mı zor? Sorun sadece büyük tonajlı araçlar değil ki! Minibüsler, kamyonetler, hatta traktör bile var. Seçimler yakın. Belediye buraya neden bakmıyor? Hastane bölgesi mücavir alan dışında mı kalıyor? Üst geçidin yan yolları yarış pisti gibi. Bu alan kara yollarına aitse neden Boztepe kavşağı üst geçit giriş ve çıkışlarında ışıklı uyarı işaretleri yok.

Belediye oy alacağını düşündüğü cadde, mahalle ve sokak aralarını, hatta bağ evlerinin yollarını, kişilerin bahçelerinin içine kadar asfalt yaptı. Kısaca her taraf asfaltlandı. Sarı çizgilerle işaretler tamamlandı. Huyela hız kesiciler, kasisler yaptı. Ama kasis uyarı levhası koymadı. Araçlar rot kırmış, aks kesmiş, rotil dağıtmış, balans bozmuş umurunda değil ki. Onarım parası nasılsa belediye bütçesinden çıkmıyor. Belediye bütçesi müteahhitler ve konuk ağırlama için. Millet pislik ve rezalet içinde. Çevre temizlik vergisi toplamak belediyenin asli görevi. Dostlar alışverişte görsün babından yapılan bu rezilliği bizlerde sessizce yaşadığımız sürece belediyenin de kuralsız, kafasına göre düzenlemeleri devam edecektir.

Doğruları yüksek sesle söylemeye cesaretin yoksa kötülerin dünyaya hâkim olmasına şaşırmayacaksın. Zira kötülerin gücü senin sırtındaki ayaklardır.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.